11 Aralık 2014 Perşembe

Sorgulama



Hayatınızda kaç sefer " hayatımdaki her şey mükemmel" dediniz? Eğer bunu sıkça söylüyor ya da her şeye rağmen böyle söylemeyi tercih ediyorsanız gerçekten şanslısınız ve takdir edilmeye layıksınız.

"Hiç birşey dört dörtlük değildir" derler. Yaşayarak tecrübe edinilmiştir ki; gerçekten de öyle. Bunu bilerek hayatı karşılamak, zorluklarına göğüs germek, sürprizlerine şükretmek gerekiyor.

Bulunduğunuz şartlar sizi memnun etmiyorsa yapılacak ilk ve en doğru adım, mutlu olduğunuz diğer etkenlerin hatırına, memnun olmadığınız şartları iyileştirmeye çalışarak konumunuzu korumak olmalı. Bu çabalar sonrasında ele avuca elle tutulur bir değer geçmiyorsa mızmızlanmaktansa orayı/kişiyi/işi/olayı yıpranmadan ve yıpratmadan terk etmekte fayda var.

Peki ya hayatınızı yeniden dizayn ettiğiniz ortam/kişi/iş/olay sizi geride bıraktığınız hayatınızdaki mutsuzluklarınıza göre mutlu ediyor ancak artık eski mutluluklarınızı bulamıyor iseniz; ya o vakit ne yapmalı?

Hayat bir seçimden ibarettir; bir şeyin artısı var ise eksisi muhakkak olacaktır deyip kabul etmek mi gerekir; yoksa artılarla dolu olan, ama var olduğu da belirsiz olan seçeneği aramak mı gerekir yılmadan?

Bunun kararını verebilecek fırsatların oluşmasını diliyorum, sorguluyorum..


14 Kasım 2014 Cuma

Yeniden..


Geçmişe dönüş yaptım yazılarımı okuyarak ve bloğumu düzenleyerek. Epey zaman geçmiş son yazımın üzerinden; dikey geçiş yaptığım sene içinde bulunduğum stresli zamanları bu blog sayesinde tatlandırmışım belli ki :)

Artık okul bitti, iş hayatı başladı ve uzun zamandır devam etmekte..
Yeni insanlar, yeni mekanlar, yeni şarkılar, yeni tecrübeler eklendi ömr-ü hayatıma. Kısacası birazcık daha büyüdüm :)

Yeni anılar ile artık daha sık buluşmak ümidiyle,

Sevgiler..

13 Temmuz 2009 Pazartesi

Dikey Geçiş Sınavı ve Bir İntibak Senesi Öyküsü


Bitti mi şimdi bu sene, ben artık 3. sınıf mıyım? Bu bünye 22 adet dersi okudu ve bitirdi mi gerçekten? Zor olan başarıldı mı hakikaten?

Artık intibak senesini geride bırakmanın ve 3. sınıf öğrencisi olmamanın sonsuz mutluluğu ile yazılan bir yazıdır bu yazdığım..

Ara sıra bahsettim; çok dersim var, dikey geçişliyim diye, peki ama nedir bu dikey geçiş?

Her sene Temmuz ayında ÖSYM tarafından yapılan, geçtiğimiz Cumartesi 2009 versiyonu yapılan, Meslek Yüksek Okulu mezunu olupta, bana bu kadar okuma yetmez, ben bunun fakültesini de okumak istiyorum diyen kişiler için yapılan 160 soruluk 180 dakikalık, zamanla yarışılan ve kontenjanı oldukça az olan bir sınav "Dikey Geçiş Sınavı"..

2007 yılında girdiğim sınavda çok şükür ki birinci tercihimi, en çok istediğim canım okulumu kazandım. Girdiğim ilk sene zorunlu İngilizce hazırlık okudum ve bu sene de İntibak senesi denilen zaman diliminde adeta kendimle yarıştım. Ama inanın dikey geçiş sınavına hazırlanırken bile bu intibak senesi kadar yorulup stres çekmedim..

Nedir bu intibak senesi? İntibak senesinde dikey geçişli öğrenciler okulun esas öğrencisi sayılmıyor. Her an bir atılma korkusu, dönem uzatma tehlikesi içini kemirip duruyor. Bu bazen sınavlara yansıyor, bazen mideler ağrıyor, suratta sivilceler, dudakta uçuklar çıkıyor vs. vs.

İntibak senesinde dikey geçiş sınavıyla fakülteli "adayı" olmaya hak kazanan öğrenciler Meslek Yüksek Okulunda görseler bile Fakültede daha yüksek kredili olan dersler ile hiç görmediği dersleri almakla doğal olarak sorumlu tutuluyor. Ancak öğrenci bu derslerin 2 tanesinden fazla kalırsa dikey geçiş sınav yönetmeliğine göre 3. sınıfa geçirilmiyor. Kalan dersleri vermek için yarım dönem daha süre veriliyor, o dönemde de başarılı olunmazsa okuldan baya baya atılıyor.. Dönem uzatmak zorunda olan arkadaşlarımın 3. sınıf olmayı başaracaklarına gönülden inanıyorum..

Ben ilk dönem 10 ikinci dönem 12 dersle mücadele ettim, hep içimde bir stres, beynimde hep ya olmazsa, okuldan atılırsam ben ne yaparım düşünceleri dolaşıp durdu. Çakışan derslerden derslere koşmalar vs. vs.

Ama bitti, çok şükür bitti.. 22 Dersin 21'ini verdim, bir tanesi de henüz açıklanmadı.. Ama notumun açıklanmasını korkuyla beklemiyorum, çok şükür ki huzurluyum; 2 ders engeline takılmadan tamamladım bu seneyi..

Dikey Geçişli arkadaşlar arasındaki sonsuz desteği de, birbirimizi sürekli cesaretlendirmemizi de unutamam.. Benimle beraber bu yolda çalışıp çabalayan tüm arkadaşlarıma ve desteğini esirgemeyen, bana hep güvenen yakınlarıma çok çok teşekkürler.. Dikey Geçiş sınavını kazanıp intibak senesine yeni başlayacak arkadaşlara da sonsuz başarılar diliyorum..

Kaçıncı sınıftasın diyenlere artık 3. sınıfız diyecebileceğiz değil mi arkadaşlar :)) "Ben artık 3. sınıfım ve seneye üniversite hayatımın 5. senesini yaşayacağım" :))

Fakülteli olmak daha yeni başlıyor.. Hepinizi çok seviyorum..
Sevgiler..

6 Temmuz 2009 Pazartesi

**Gözünaydın**


Farkındayım uzun zamandır yokum; ama benim okulum hala tatile girmedi.. 10 Temmuz Cuma günü son sınavımı olduktan sonra çok şükür ki intibak senemi tamamlayacağım..
Yine bir şarkı var bugün menüde; sözleri canım arkadaşım Duygu'ya, müziği ve aralara bir kaç kelime eklenerek yapılan düzenlemesi bana ait olan bir şarkı :))
Yorumlarınızı bekliyorum..
10 Temmuz'dan sonra yazılarda tekrar görüşmek dileğiyle.. Hepinize sevgiler.. :))



Gözünaydın
Dalgalara vuran sesinse eğer sen hala bana aitsin
Güneşle doğmuşsun tenime de sanki hiç gitmemişsin
Ellerin beni isyanla özlerken sen kendine dur demişsin
Gözlerin bana bakarken aslında beni hiç görmemişsin
Bensizliğin seni hergün vururken inadına inadına
Almışsın nefeslerini gözünaydın yar!!
O yollar kapalı yar o yollar çıkmaz
Sen varsan da oraya yüreğin varmaz
Gittiğin her yer zarar ziyan
O yollar hep yalan dolan
Sen varsan da oraya yüreğin varmaz..
Söz: Duygu A. - Müzik: Nihan A.

25 Haziran 2009 Perşembe

Ders Alınası Bir Video..


Mega Hafıza'ya üye olmuştum zamanında, bugün oradan bir mail geldi; okumayı hızlandırmakla, hafızayı güçlendirmekle alakalı değil;

Tamamen ders alınası bir videonun, duygulandıran bir videonun linkiydi bu sefer gönderilen.. Görmeyenler vardır muhakkak; görmenizi istedim..

İzlemek için buraya bir tık "http://www.kisiselgelisim.com.tr/"

Sevgiler..

21 Haziran 2009 Pazar

*Zifir Gözlüm*


Hani bahsetmiştim ya size, bu aralar ilham perileri geziniyor etrafımda diye; canım dostum Duygu'm da çok güzel sözler yazar, birkaçını bana gönderdi, ben de üzerine bir şeyler mırıldandım.. Gönderdiği sözlerin birinden böyle birşey ortaya birşey çıktı..
Yorumlarınızı bekliyorum.. :))



Zifir Gözlüm
Yaptığım hataların bedelini ödedim geceler boyu
Ellerim sana gelirken eloğlu adımlarım başkasına gitti
Ben heryerde seni ararken kendimi hiç bulamadım
Bu bir körkuyu yar..
Dilin gel mi dedi geleyim
Kalbini ben nasıl çözeyim
Zifir gözlüm gelmeyeceksin biliyorum
Beyazları giydim ben yine de bekliyorum..
Penceremden kokunu duyarken
Sen iz olup gittin ya benden
Ben gel desem gelmez misin?
Kalbinin kilidi ben de bilmez misin?
Kokum bedeninde hapsolmuş
Duymaz mısın zifir gözlüm duymaz mısın?
Dilin gel mi dedi geleyim
Kalbini ben nasıl çözeyim
Zifir gözlüm gelmeyeceksin biliyorum
Beyazları giydim ben yine de bekliyorum..
Söz: Duygu A.
Müzik: Nihan A.

19 Haziran 2009 Cuma

Sevgili burçdaşlarım Teraziler için :)


Burca göre zayıflama yöntemleri;

Terazi burcu:
Zevk ve konfor gezegeni Venüs'ün hakimiyetindeki Terazi'nin metabolizması yavaştır. Vücuduna ve fiziksel görünümüne önem veren Terazi, ilerleyen yaşlarında, güzel yemeklere karşı düşkünlüğünün de etkisiyle, yavaş yavaş kilo alır.

Tatlılar, çikolata ve nadir bulunan likörler, şaraplar Terazi'nin beslenme alışkanlıklarının en zayıf noktasıdır. Çok uzun müddet bunlardan kendini mahrum etmek, Terazi'nin bir süre sonra çileden çıkmasına ve normalden fazla tüketim yapmasına neden olacaktır. Dolayısıyla günlük beslenmeye tatlının ya da kaliteli bir bardak şarap ya da likörün eklenmesi, Terazi'nin dengesi açısından önemlidir. Sosyal hayata çok düşkün olan Terazi, hem alkol tüketimi hem de uyku düzeni konusunda problem yaşar. Uykusuzluk metabolizmanın yavaşlamasına, vücudun kendini korumaya almasına sebep olduğu için kilo almakta etkendir.

Terazi'nin insan ilişkilerindeki başarısı, spor faaliyetlerinde de kendini gösterir. Özellikle iki kişilik sporlar, tenis, squash, dans, satranç Terazi için idealdir. Sırtın alt kısmına özellikle dikkat etmesi gereken Terazi, günlük su tüketimini de böbrekleri çalıştırmak ve yeterliliğini sağlamak için, kontrol altına almalıdır. Hassas olan böbreklerin iyi çalışmaması vücutta ödeme neden olacaktır. Özellikle sabah uyandığında gözlerde, ellerde ve ayaklarda şişlik görülebilir. Hiçbir yan etkisi olmayan eser elementlerle yapılan, oligoterapi olarak da bilinen tedavilerle verilen destek Terazi'nin metabolizma dengesinin sağlanmasında çok etkili olacaktır. Eser elementler genellikle belli yiyeceklerde bulunabildiği gibi, kapsüller olarak da kullanılabilmektedir. Beslenmede özellikle meyveye yer vermek Terazi'nin şişmanlamasını engeller. Şeker ihtiyacını meyvelerden fruktoz alarak tatmin eden Terazi, daha dengeli bir beslenme yapabilir. Ayrıca zengin yiyeceklere karşı düşkünlüğü nedeniyle, Teraziler genellikle kolestrol problemi yaşar. Elma kürü yapmak bu dengenin sağlamasında ciddi rol oynar. Kilo vermek için yapılan diyetlerde muhakkak damak zevkine hitap edecek en az bir yemeğin bulunması, Terazi'nin devam edebilmesi için çok önemli bir şarttır.

Yazar: Niobe niobe@hurriyet.com.tr

Demek tatlıya düşkünlüğümün sebebi Terazi burcu olmammış :))
Ben de acaba neden diyordum; tek sorumlusu burcum, benim hiç bir suçum yok :))

Terazi burcu olmayı seviyorum..

Sevgiler..